Yazı İçeriği
Mide kanseri Japonya’da oldukça yaygın. Ülkemizde mide kanseri sıklığı 1999 yılı için kadınlarda meme kanserinden sonra, erkeklerde ise akciğer kanserinden sonra ikinci sırada yer alıyor. ABD’de ise Ulusal Sağlık Enstitüsü 2005 yılı istatistik verilerine göre, mide kanseri en sık gözlenen kanser türleri içinde ilk 10’a bile giremiyor. Bu farklılığa, tüm gelişmiş batı toplumları ile gelişmekte olan ülkeler arasında rastlamak mümkün. Açıklaması ise toplumdaki Helicobacter Pylori sıklığı ile yapılıyor. Helicobacter Pylori, mide mukozasının komşuluğunda yaşayan ve ağız yoluyla bulaşan bir bakteridir.
Doktorlar mide kanseri nedeni konusunda kesin bir şey söyleyemiyor. Aşırı tütsülenmiş (yiyeceklerin duman altında hazırlanması) ve tuzlanmış gıdalarla beslenmekle mide kanseri arasında güçlü bir ilişki bulunuyor. Gıdaların korunması için soğutma yönteminin kullanımı artıkça mide kanseri oranları da azalıyor.
Tümör oluşturan hücreler mide kanseri türünü belirler. Mide kanseri hücrelerinin türü tedavi seçeneklerinin belirlenmesine yardımcı olur. Mide kanseri türleri şunlardır:
Adenokarsinom (Glandüler hücrelerde başlayan kanser): Mide mukozasında asidik sindirim sularını salgılayan glandüler hücrelerde görülen kanser çeşididir. Mide kanserlerinin en sık görülen tipidir.
Lenfoma (Bağışıklık sistemi hücrelerinde başlayan kanser): Mide duvarlarında nadir sayıda olan bağışıklı hücrelerinde başlayan kanser türüdür. Midede lenfoma nadirdir.
Karsinoid (Hormon üreten hücrelerde başlayan kanser türüdür): Midede karsinoid kanseri nadirdir.
Sinir sistemi dokularında başlayan kanser.
Mide kanseri riskini arttıran faktörler şunlardır:
Tuzlu ve tütsülenmiş besinleri fazla tüketmek
Yeterli meyve ve sebze tüketmemek
Aflatoksinli gıdalar yemek
Ailede mide kanseri öyküsü
Helikobakteri virüsü
Kronik gastrit (Uzun süreli mide iltihabı)
Pernisiyöz anemi
Sigara içmek
Mide polipleri
* Aflatoksin: Günlük yaşantımızda her yerde karşılaştığımız küflerden bazılarının, ürettikleri birçok kimyasal maddelerden biridir.
* Pernisiyöz anemi: Mide mukozasını etkileyerek hem ağır kansızlığa hem de sinir sistemi bozukluklarına neden olan bir hastalıktır.
Bazı meslek gruplarında mide kanseri görülme sıklığı, daha yüksek olabiliyor. Kömür madeni işçilerinde, kauçuk ve asbestle çalışanlarda, lastik ve petrokimya üretiminde çalışanlarda, balıkçılıkla uğraşanlarda, mide kanseri riski genel topluma oranla biraz daha yüksek.
Selim bir mide hastalığı nedeniyle ameliyat edilmiş ve midesi normalin üzerinde safra ve pankreas salgısına maruz kalan kişilerde yıllar içinde mide kanseri gelişmesi olasılığı artıyor.
İlk ameliyattan 25 yıl sonra mide kanseri riski, normal topluma göre 3 kat fazla oluyor.
Genç yaşta sigara kullanımına başlayanlarda ve ağır içicilerde mide kanseri riski 2 kat artış gösteriyor. Mide kanseri ile alkol tüketimi arasında doğrudan bir ilişki bulunmuyor.
Mide kanserinin tanısında ve evresinin belirlenmesinde kullanılan testler şunlardır.
Endoskopi (Mide içini görmeye yarayan minik bir kamera): Küçük bir kamera içeren ince bir tüp boğazdan geçirilir ve mide içine gönderilir. Doktor herhangi bir şüpheli alan bulursa, incelemek için bir doku parçası alır.
Bilgisayarlı Tomografi, pozitron emisyon tomografisi (PET) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRI) diğer evreleme testleri durumunuza bakılarak gerekli ise kullanılır.
Mide kanserinde kullanılan tedavi yöntemi kanserin evresine, genel sağlık durumuna ve tercihine göre değişiyor. Mide kanserinde cerrahinin amacı kanserli dokuyu tamamen çıkarıp sağlıklı dokudan ayırmaktır. Mide kanserinin etkili ve kalıcı tedavisi ameliyattır. Kanserin erken evrelerinde yapılan ameliyatlar, kişinin sağ kalım oranını artırır. Ancak geç evrede saptanan kişilerin ameliyatları sonrasında uzun süreli yaşayanların oranı azalır.