Yazı İçeriği
Her yıl dünyaya kalp hastası olarak gözlerini açan binlerce bebek, erken teşhis ve tedavi durumunda sağlıklı bireyler olarak hayatına devam edebilir. Bu amaçla doğuştan kalp hastalığının tespiti ‘pulse oksimetre’ testi uygulanır. Yenidoğan bebeğin el veya ayak parmağına yapıştırılan küçük bir elektrot yardımı ile çalışan cihaz, kanın oksijen derecesini ölçer. Kalp hastalığı durumunda kirli ve temiz kanın karışmasına bağlı olarak, kanın oksijen derecesi düşük çıkar. Yenidoğan sahibi ebeveynler, pulse oksimetre, testinin yapılmasını doktorlarından istemeli.
Her bebeğin kalp hastalığı ile doğma riski mevcuttur. Bu yenidoğanların çoğunun dış görünüşü normal görülebilir ve bir kısmı kalp hastası olduğu anlaşılamadan eve gönderilebilir. Doğuştan kalp hastası olan bu bebekler, duktus damarının kapanması ile birlikte çok ağır bir kalp yetersizliği içine girer ve hemen müdahale edilmezse hayatını kaybedebilir. Pulse oksimetre testi, ideal olarak doğumdan ilk 24 saat geçtikten sonra ve yenidoğan taburcu edilmeden önce yapılmalıdır. Testi geçemeyen bebeklerde ekokardiyografi tetkiki ile kalbin görüntülenmesi şarttır.
Yenidoğanlarda doğuştan kalp hastalığı taramasında, özellikle 7 kritik doğuştan kalp hastalığının araştırılması önemli. Bunlar şöyle sıralanabilir:
Doğuştan büyük damarların ters olması
Akciğer atardamarının tıkalı olması
Kalbin sağ kapağı ve karıncığının gelişmemiş olması
Kalbin sol kapakları, sol karıncık ve aort damarının gelişmemiş olması
Kalbe temiz kan getiren damarların kirli kana karışması
Aort damarı ve akciğer atardamarının birlikte çıkması
Akciğere giden damarın dar olması ve kalpte geniş bir delik bulunması
Gebeliğin 18-20’nci haftasından sonra anne karnında kalp hastalığı olup olmadığı da tespit edilebilir. Böyle bir durum varsa, daha bebek doğmadan gerekli tedbirler alınabilir.