Yazı İçeriği
Vücudunuzun üretemediği ve mutlaka almanız gereken omega 3 yağ asidinin en önemli kaynağı balık. Omega 3 hastalık yapan bileşiklerin vücuttan uzaklaştırılmasını sağladığından haftada 2-3 kez balık tüketin. Pişirme yöntemi olarak ızgara, fırın veya buğulama tercih edin.
C vitamini içeren portakal ve kivi, soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıklardan korur. Ancak vitamin ve posadan zengin meyveleri tüketirken dikkat edilmesi gereken iki nokta var. Birincisi; 1 avucu dolduracak kadar meyvenin 1 porsiyona eşit olması, ikincisi ise aynı anda 2 porsiyondan fazla meyve yememek…
En kaliteli protein kaynağı olarak bilinen yumurta, bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı. A ve B vitaminleri, demir, çinko ve folik asit de içeren yumurtayı karşı herhangi bir sağlık sorunu veya alerjik durum yoksa, haftada en az 3-4 kez günde 1 adet tüketin.
Sarımsak ile ilgili yapılan bilimsel çalışmalar, içeriğindeki organosülfür bileşiklerin toksinlerle savaştığını, kanser ve kardiyovasküler hastalıklar gibi pek çok hastalığa önleyici etki yarattığını gösteriyor. Sarımsakta bulunan ‘allisin’ hem antibakteriyel hem de anti viral etki gösterir ve soğuk algınlığı, nezle ile grip gibi en sık görülen hastalıklara karşı da korur. Maksimum fayda sağlamak için sarımsağı ezerek ve çiğ olarak yiyin.
A, K, C vitamini, kalsiyum ve magnezyum içeriğiyle karalahana, hem çok güçlü bir antioksidan hem de kuarsetin içeriği ile anti-kanser, anti-viral etkilere sahip. Karalahananın mevsiminde haftada 1-2 kez sıcak sebze yemeği, dolma veya çorba olarak tüketebilirsiniz.
Mercimek ve nohut gibi baklagiller bitkisel kaynaklı protein, posa, B grubu vitaminler ve demir içeriğiyle bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardım eder. Baklagillerin haftada 2-3 kez yanında limonlu bir yeşil salata ile tüketilmesi alınan vitamini artırır, limon ve yeşilliklerde bulunan C vitamini sayesinde baklagillerdeki demirden daha iyi yararlanılır.
Metabolizmanın daha hızlı çalışmasına yardım ederek kilo kaybına katkı sağlayan yeşil çay aynı zamanda ani kan şekeri değişikliklerinin de önüne geçer, serbest radikallerle savaşan antioksidanlardan zengin içeriğiyle bağışıklık sistemini güçlendirir. Ancak yeşil çayı aşırı kaynar suya eklemek, yapraklarındaki antioksidanların etkilerini kaybetmesine neden olur. Bu yüzden kaynar olmayan su kullanmak gerekir.
Antioksidan kaynağı olan bir diğer besin ise nar… Ana öğünlerde salataya ekleyerek tercih edilebilir. Tercihe göre bir kase yoğurdun içerisine 2-3 yemek kaşığı nar ekleyerek ara öğün olarak da tüketilebilirsiniz. Yarım adet narın 1 porsiyon meyveye eşit olduğunu da unutmayın.
Zencefil, mide bulantısına iyi gelmesinin yanında kolesterolün düşmesine, karaciğeri korumaya, pıhtılaşmayı geciktirmeye ve bağışıklık sistemini güçlendirmeye destek besinler arasında.
Kalp-damar hastalıklarının önlenmesine, kolesterolün düşürülmesine yardım eden zerdeçal, iltihap önleyici özelliklere de sahip… Güçlü bir bağışıklık sistemi için yaklaşık 1 tatlı kaşığı zerdeçal, çorbalara, et ve tavuk yemeklerine eklenebilir.
İçerdiği posa ile bağırsak hareketlerinin düzenlenmesine yardımcı olan ve kabızlık problemine iyi gelen keten tohumu ayrıca, fosfor, magnezyum, bakır ve B grubu vitaminler, omega 3 ile omega 6 yağ asitlerinden de zengin bir besin. Yemeklere 1-2 tatlı kaşığı keten tohumu eklemek, bu yararlarla birlikte bağışıklık sisteminin güçlenmesine de destek olur.
Proteinin yanı sıra kalsiyum, magnezyum, fosfordan zengin olan ve probiyotik içeriğiyle de öne çıkan kefir, bağırsak florasını düzenler, hastalıklara karşı direnç göstermeye yardımcı olur. Kefirin her gün 1 su bardağı kadar tüketilmesi bağışıklık sistemini güçlendirmede etkili.
